Saturday, February 27, 2010

Bullets Harekâtı-2

Wizards silah vakasının ardından en önemli parçalarını gönderdi. Takımın üstüne kurulduğu üç oyuncu ardarda takımdan uzaklaştı. Gilbert Arenas'ın ne yapacağı belli değil, Caron Butler Dallas yolunu tuttu ve Antawn Jamison da Cavaliers ile muhtemelen final heyecanı yaşayacak.

Wizards, Cavs ve Clippers arasında üçlü takas yapıldı.

Cavs, 4 numara pozisyonunda oynayabilecek ayakları çabuk bir oyuncuya muhtaçtı. Varejao, Shaq' ve Ilgauskas fazlasıyla hantal kalıyorlardı. Pick and roll savunmasını kötü yaptıklarından ötürü takım büyük sıkıntı içine girebiliyordu. Jamison bu sorunu çözebilecek en iyi isimlerden biri. Üstelik James'ten sonra takımın ikinci skoreri de Jamison olacak. Bazı akşamlar Williams, West, pota altı oyuncuları daha fazla sayı bulabilirler ama Jamison istikrarlı olarak belli bir katkıda bulunacak. Ayrıca Sebastian Telfair de Cavalier oldu. Her mevkiiyle çok güçlü, hattâ korkutucu olan Cleveland bu sezon şampiyon olamazsa uzunca bir süre bu onurdan uzak kalır. Malûm, Lebron önümüdeki sezon büyük ihtimâlle New York'a gidecek.

Wizards takas sonunda Al Thornton, Zydrunas Ilgauskas ve birinci tur draft hakkı kazanmış gibi görünse de Ilgauskas başkentteki bir aylık mecburî tatilden sonra Cleveland'a geri dönecek. Wizards tertemiz bir sayfa özlemiyle önümüzdeki sezonlara bakma kararını hayata geçirdi. Butler takasıyla gelen Gooden da Clippers'ın yeni parçası artık. Marcus Camby'yi göndererek gezegendeki tüm NBA takipçilerinin ağzını açık bırakan Clippers, pota altındaki boşluk için böyle bir çareye başvurdu.

Bullets Harekâtı-1

Washington takımı dağıtmaya karar verdi. Yeni bir başlangıç yapacaklar. Arenas ve Crittenton arasındaki kavganın büyümesi ve Washington Bullets göndermeleri takımın dağılmasını zorunlu kıldı. Birkaç yıl öncesine dek Cleveland ile Doğu Konferansı şampiyonluğu için çekişen ekip, geçtiğimiz hafta içinde bambaşka şehirlere dağıldı.

İlk takası Mavericks ile yaptılar.

Dallas'ın pota altında kamplumbağadan yahut Eric Dampier'den daha hızlı birine ihtiyacı vardı. Brendan Haywood bu ihtiyacı giderecektir. DeShawn Stevenson da bench'ten gelip önemli oyuncuların dinlenmesine yardımcı olacak. Tabiî takasın esas elementi Caron Butler. Kidd ve Nowitzki, yalnızca Marion'ın yardımıyla takımı bir noktaya kadar taşıyabilirlerdi. Gününe göre vezir de rezil de edebilen Terry stiline uzak, istikrarlı oyunuyla her zaman göreve hazır olan Butler nokta atışı oldu. İlk beş oyuncuları ligdeki hemen tüm beşlerden daha kalın. Artık play-off sertliğine uyum sağlayabilirler.



Kadrosunu dağıtmaya çalışan Wizards Josh Howard'ı aldı. Howard son zamanlarda JR Smith tadı vermeye başlamıştı; takımdan bağımsız, eline geleni atan dengesiz bir oyuncu. Sil baştan basketbola odaklanan Washington ona iyi gelebilir. Bekleyip göreceğiz.

Dallas takasının yanı sıra küçük bir takas daha yaptı Wizards. Dominic McGuire, ikinci tur draft hakkı karşılığında Kings'e gönderildi.

Friday, February 26, 2010

T-Knick


10/17 isabetle 26 sayı, 4 ribaund, 5 asist.

Tim Grover, "formayı verin, o hazır" demişti. Dün gece gözlerime inanamadım. Bunca 30'u devirmiş yıldızın başarısız geri dönüş çabalarıyla geçen son yıllarda T-Mac elimizde kalan yegâne umut. Tabiî mükemmel oynasa bile Knicks yüksek bedelli kontrat haklarını yazın serbest kalan diğer oyuncular için kullanmayı tercih edecektir. Knick T-Mac, birkaç ay içinde satılan formalarla hatırlayacağımız küçük bir sürprizden öteye gidemeyecek muhtemelen.

Maç sonunda sol dizini ovuyordu ve uzatmalarda bu sebeple birkaç saniye sahada kalabildi. Her ne kadar topu kenardan oyuna sokarken asist yapsa da maçın kaybedilmesinde en önemli etken -Durant'in ikinci yarıdaki performansıyla birlikte- oyuna giremeyişiydi. Korkmadım değil.

Trash Talk Kervanı

Ligin trash talk üstadlarından üçü Boston Celtics formasıyla arz-ı endam ediyordu: Kevin Garnett, Paul Pierce, Rasheed Wallace. Garnett şampiyonluk kazandığında derin bir huzur hissiyle sarmalanmıştım. Minnesota'da yıllarca ilk turu geçememişti; hattâ adı 'yumuşaklar'a çıkan Timberwolves, Sprewell ile Cassell geldikten sonra kıpırdansa da konferans şampiyonluğuna bile ulaşamamıştı. Paul Pierce da sayı kralı olmak, 40'larda dolaşmak yerine takıma liderlik etmeye and içmişti sanki. Her ikisini de çok severim. Parmaklarından yüzük eksik olmasın.

Sezon başında Rasheed ile anlaştılar. Teknik faul rekortmeniyle uyuşacaklarından şüpheleniyordum ama Celtics kimyasını bozmak kolay iş değil. Fakat son hamleleriyle beni şaşırttılar: oyun kısırlaştığında takımdan bağımsız takılan atletik skorer ihtiyacını Knicks'ten Nate Robinson ile yatıştırmak. Üstelik eli ısındığında çılgıncasına isabetli şutlar bulan Eddie House, bu takas karşılğında New York yolunu tuttu. Artık Celtic trash talk müptelâlarının sayısı dört. İyice antipatik bir sûrete büründüler, nahoş oldu.


Knicks'e geçeyim. New York - Eddie House ilişkisi gelecek sezonlarda da sürecektir. Sezon sonu serbest kalacak Lebron, Bosh, Amar'e, Wade, Johnson gibi isimlerin ikisiyle anlaşmak istiyorlar ve New York medyasının körüklemesiyle bunu yapabilecekleri imajı tüm Amerika'yı sardı. Çok iyi bir rol oyuncusu olacaktır House. Kenardan gelip leblebi yermişçesine isabetli şular gönderdiği günleri de Celtics taraftarı özleyecek -muhtemelen.

Takasın başka yan parçaları da mevcut; Nate Robinson ve Marcus Landry Boston'a giderken Eddie House, JR Giddens ve Bill Walker Knicks'e katıldı. Ayrıca Celtics'in ikinci tur draft hakkı da Knicks'e verildi.

NY yaza hazır, Rockets skorer buldu, Sacramento Evans üstüne kurulacak

Knicks, Rockets ve Kings arasında büyük çaplı bir takas yapıldı.

Tracy McGrady ve Sergio Rodriguez New York Knicks'e katıldı. Kevin Martin, Jared Jeffries ve Jordan Hill ise 2011 ilk tur draft hakkıyla birlikte Houston youlunu tuttular; Carl Landry, Joey Dorsey ve Larry Hughes ise Sacramento yolunu.


Rockets'ın tüm başarı planı, egolarından kurtulmuş oyuncuların topu ve sahayı paylaşması üstüne kurulmuş. Hiçbir oyuncunun hücumu sürükleyecek yeteneklere sahip olmaması, savunmadaki takım ruhunu hücuma da taşımış ve Rockets ekmeğini taştan çıkarır hâle gelmişti. Hücumdaki bu bitimsiz monotonluğu kırabilecek bir skorer istiyorlardı ve amaçlarına ulaştılar: Kevin Martin. Sezonun ilk iki haftasına fırtına gibi giren ve sayı krallığına oturan Martin, yaşadığı sakatlıkla parkelerden uzaklaşmış ve ziyadesiyle soğumuş olsa da orta vadede Houston'ın en büyük yarası için ideal merhem. Fakat özellikle bu sezon gayet etkileyici oynayan Carl Landry'nin Sacramento yolunu tutması pek hoş değil. Eh, başka hiçbir takım Clippers gibi önemli oyuncuları bedavaya göndermez. Her takasın kötü yanları da var.

Kings, 20 sayı-5 ribaund-5 sayı kalibresindeki çaylağı üstüne yeni bir takım kurmayı amaçlıyor. Skor yükünü ve spotları üstünde toplayacak bir shooting-guard'a ihtiyaçları yok. Kevin Martin'in kontratından kurtulmaları gerekiyordu, başardılar. Karşılığında Carl Landry gibi iyi bir oyuncuyu, gökkubbede bir hoş sedâ kalmış Larry Hughes'u kadroya kattılar. Play-off'lar yaklaştıkça, yani güçlü takımların konsantrasyonu üst seviyeye ulaştıkça galibiyet yüzdelerinde belirgin bir düşüş yaşandı. Artık önümüzdeki sezonun play-off'ları için çalışıyorlar.

Takasın son ayağında Knicks var; kadrosunu boşaltıp sezon sonu serbest kalacak oyunculara teklif götürmeye hazırlanan, hattâ egosunu ancak New York gibi koca bir şehirde yatıştırabilecek Lebron'la %80 anlaşacakları iddia edilen Knicks. 2010 sezonunda mümkün olduğu kadar galibiyet almak isteyen, tribünleri sıcak tutacak eski bir all-star arayan Knicks, önceleri Iverson'ı istemişti. Hem seyircilerin ağzına bir parmak bal çalacak, hem de yazın sözleşme uzatmayıp kadro boşaltma çalışmalarını sürdüreceklerdi. 3 numaralı forma Tracy McGrady'e kısmetmiş. Üçlü takas neticesinde Sergio Rodriguez de Sacramento'dan geldi. Bolca draft hakkı dağıttılar ama Cury hariç kadroyu boşaltma planı başarıyla sonuçlandı diyebiliriz. Zaten Curry'nin talibi olacak yegâne takım Isiah Thomas'ın New York'u olurdu herhâlde.

Sunday, February 21, 2010

McGrady ve Tim Grover


Jordan'dan Wade'e dek pek çok süper skoreri çalıştıran Grover, Chicago'da T-Mac'in dönebilmesi için çaba sarfetti. McGrady'nin hazır olduğunu söylüyor.

Friday, February 19, 2010

Kelepir Camby

Trail Blazers, sezon başından beri sakatlıklarla boğuşuyor. Greg Oden ve Joel Przybilla sezonu kapattığı için özellikle pota altında, onları belki de playoff'tan mahrum kılacak çapta bir problemle karşı karşıyaydılar. Yönetim bağlamında ad absurdum çıtasını yükseklere taşıyan LA Clippers hızır gibi yetişti. Griffin'in sakatlığıyla adeta gazı kaçan Clippers, en büyük pota altı gücünü hiç uğruna Portland'a gönderip takımın küçük playoff umudunu da parçaladı. Camby şu an lig genelinde ribaundlarda ikinci(12.0), bloklarda yedinci(1.96). Hattâ Camby'nin son birkaç aydır form seviyesini yükselttiğini hatırlarsak, Blazers'ı kutlamamak elde değil. Gerçi Thunder, Spurs, Heat, hattâ lig takımlarının yarısından fazlası bu takas için kötü bir pointguard ve çok daha fazla para verirdi. Blazers'ı kutlamaktan vazgeçtim; Clippers'a gülmemek elde değil. Tek sorun, Camby'nin takas sebebiyle mutsuz olması. Fakat pek çok Clipper'ın aksine profesyonelliği asla elden bırakmayacak, takım için oynayacaktır.



Gelelim LA Clippers cephesine. Marcus Camby karşılığında Travis Outlaw, Steve Blake ve 3 milyon dolar nakit para almışlar. 9 sayı, 3.5 ribaund ile oynayan Outlaw, uzun zaman önce basketbolla ilişkisini kesti; herhâlde kontratının bitmesini bekliyor. Steve Blake ise 7.5 sayı ve 4 asist ile oynuyor bu sezon. Tüm kariyeri boyunca vasatı aşamayan Blake 30 yaşına geldi, daha iyi performans göstermesi mümkün değil. Üstelik yokluğu, tüm pointguardları vasat olan Blazers'ı zerre etkilemeyecek.
Bu takasta beni en çok üzen, uzun zaman sonra ilk kez kilo vermeye gayret eden Baron Davis'in yeniden konsantrasyon problemiyle boğuşacak olması.

Üçlük Rekortmeni



Dwight Howard Dallas'ta orta sahanın gerisinden oturarak kaydettiği üçlükle Guinness Kitabı'na girdi. Kollarına zevâl gelmesin (bilek demiyorum).

Ayrıca All-Star maçında kariyerinin ikinci üçlük isabetini buldu. Maçın en güzel hareketlerinden biri değilse de en keyifli anlarından biri olduğu kesin.

Monday, February 15, 2010

Dallas-2010: Son Durum

Sakatlanan oyuncular yerine yeni isimler All-Star organizasyonuna davet edildi. Yeni isimler şöyle:
BATI KONFERANSI
Brandon Roy yerine Chris Kaman: 20.1 sayı, 9.1 ribaund
Chris Paul yerine Chauncey Billups: 19.6 sayı, 6.1 asist
Kobe Bryant yerine Jason Kidd: 9.3 sayı, 9.3 asist, 5.1 ribaund
DOĞU KONFERANSI
Allen Iverson yerine David Lee: 20 sayı, 11.4 ribaund

Aslında Iverson, çocuğu hasta olduğundan ötürü affını istedi. Paul ve Roy malûm, Kobe de Dallas'a gelmesine ve smaç şampiyonasında Shannon Brown'a yardım etmesine karşın hafif sakatlığı sebebiyle oynamayacak. 90.000 kişilik stadda oynama şansını kaçırmayacağını düşünüyordum oysa.


Maçın MVP adayı kesinlikle Dwyane Wade. Her zamanki gibi takas dedikodularıyla çalkalanan lig, bu defa yazın serbest kalacak 2003 draftının heyecanıyla dolup taşıyor. Şu sıralar Carmelo Anthony'nin bile çeyrek adım gerisinde görünen Wade, Dallas'ta kazanmak isteyecektir. Rick Kamla'nın MVP adayı Lebron'un da buna itirazı olmaz muhtemelen. Diğer tarafta ise Anthony, ödülü isteyen oyuncuların arasında, tıpkı sayı krallığında olduğu gibi. Hattâ all-star maçlarında kendini göstermeyi seven Kobe oynasaydı bile, kendini fazla yormadan Anthony'ye çalışacaktı sanırım.

Fakat beni en çok heyecanlandıran Nash ve Kidd'in maçın bir bölümünde aynı anda sahada bulunacak olması. Bir takımın basketbol zekâsı hangi sınıra dayanabilir sorusunun cevabını birkaç dakikada bulacağız. Dallas cephesindeki Nowitzki beklentisinde bu iki oyuncunun da payı var.

Dallas-2010: Cumartesi Gecesi Galipleri

Şut Yarışması


Atlanta ve Sacramento takımları ilk turda elenince Gasol'ü tepe noktaya yerleştiren Los Angeles ile belki de yarışmanın en büyük favorisi Texas finale kalmayı başardılar. Rahat bir final turu geçiren Texas takımı 34.3 saniyeyle kazandı. Tahmin edileceği üzere Kenny Smith, 1.46 dereceli King Chris Webber ve 1.47 dereceli Hawk Steve Smith ile dalga geçmeyi ihmâl etmedi.

Üçlük Yarışması

Özellikle ilk tur mücadelesi enfesti. Hiçbir oyuncu %50'den düşük puan almadı. 18 puan toplayan Stephen Curry ve 17'şer puan toplayan Paul Pierce ile Chauncey Billups, 15'er puanlı diğer üç oyuncuyu eleyerek finale kaldılar. Finalde kötü başlayan Billups(14 puan) ve babasının bilekleriyle 17 puana ulaşan Curry, Pierce'ın gerisinde kalmaktan kurtulamadılar. Pierce topladığı yirmi puanın yarısını tüm renkli topları sokarak elde etti. 'Üçlükçü' olmamasına rağmen clutch şutlarında yakaladığı sükûnet olağanüstü.


Smaç Şampiyonası

Geçen sene Robinson, ortaokul öğrencilerinin tekniklerini (arkadaşların omuzlarına yüklenip, sırtına basıp potaya ulaşmak...) kullanarak şampiyonluğa ulaştığından ötürü, trambolin benzeri enstrümanlarla kazanmayı deneyecek sanıyordum. Çok şükür, Spud Webb, "araç/alet kullanma" diye uyarmış. Ben 'Human Trampoline' coşar zannetmiştim ama -deneyip vazgeçtiği ilk smaç hariç- öylesine sıkıcı bir program hazırlamıştı ki finale kalsa üzülürdüm. Aynı şekilde hafif sakatlığı olan Gerald Wallace da ziyadesiyle sönüktü. Yalnızca geçen gece önce Eric Gordon'ı eleyen DeMar DeRozan biraz hareket getirebildi açıkçası.


Nate Robinson, en iyi smacını en sonda yaptı; DeRozan ise flaş hareketlerini ilk turda harcadığından ötürü çok zayıf son smacıyla belleklerimize yalnızca silik bir görüntüyle yansıdı. İnternet üsünden yapılan oylamalar sonucu Robinson üçüncü kez smaç şampiyonluğuna ulaşmasına rağmen diğer yarışmalarda sevdiğim oyuncuların kazanması beni avuttu diyeyim.

Yetenek Yarışması


Derrick Rose yerine katılan Russell Westbrook ve iyi başlamasına karşın son pası dördüncü denemede nihayete erdirebilen Brandon Jennings ilk turda elenince parkur tarihinin en hızlı iki ismi Steve Nash(25.4) ve Deron Williams(25.5) finale kaldılar. 28.9 saniyeyle Nash ödüle uzandı.

Dallas-2010: Çaylaklar Maçı

Michael Beasley, Miami Heat; Marc Gasol, Memphis Grizzlies; Danilo Gallinari, New York Knicks; Eric Gordon, Los Angeles Clippers; Brook Lopez, New Jersey Nets; Kevin Love, Minnesota Timberwolves; O. J. Mayo, Memphis Grizzlies; Anthony Morrow, Golden State Warriors; Russell Westbrook, Okahoma City Thunder
Omri Casspi, Sacramento Kings; DeJuan Blair, San Antonio Spurs; Stephen Curry, Golden State Warriors; Tyreke Evans, Sacramento Kings; Jonny Flynn, Minnesota Timberwolves; Taj Gibson, ChicagoBulls; James Harden, Oklahoma City Thunder; Brrandon Jennings, Milwaukee Bucks; Jonas Jerebko, Detroit Pistons

Çaylaklar: 140 - İkinci Sezon Oyuncuları: 128 Normalde çaylaklar maçı çok sayıda smaca sahne olur, gençliğin heyecanına kendini kaptırmalarıyla yok olmaya yüz tutan konsantrasyon, hızlı tempoyu, yüksek skoru ve spektaküler hareketleri beraberibde getirir. Savunmaya bu kadar az önem verilen çaylaklar maçında güzel smaç sayısının bu defa bir elin parmaklarını geçmemesi hayâl kırıklığı yarattı. Gerçi sophomore karmasının bahanesi var; Russell Westbrook ve Michael Beasley ikinci yılını yaşayan oyuncuların takım hâlinde hareket etmesini imkânsız kıldı. 104 şutun 54'ünü ikisi denedi. All-Star maçlarında gereğinden fazla şut kullanmak çoğunlukla antipati olarak geri dönüyor; egolarını biraz olsun dizginlemeleri, haftasonunun keyfine varmaları daha hoş. Doğu karmasının maçı kazanması, sophomoreları saran sıkıntılara rağmen ribaund alamayacaklarından dolayı pek mümkün görünmüyordu. Fakat Dejuan Blair 23 ribaund ile hızır gibi yetişti. Aslında MVP ödülünü sonuna kadar hak etti ama bu onur önce bir başkasına gitti: Tyreke Evans. Hususî arzu üstüne ödülü Blair ile paylaştı. Evans, öylesine olgun bir oyuncu ki soğukkanlılığı tüm takıma sirayet ediyor çaylakların kontrasyonu -eğlenceden feragat etmemelerine karşın- asla dağılmadı. Özellikle son hücumda MVP ödülünü kolaylıkla cebe indirmek yerine topu DeJuan Blair'e vermesi mental özellikleri hakkında fikir veriyor.

Sunday, February 14, 2010

RIP, Slam Dunk Contest.

"RIP, Slam Dunk Contest. 1984-2010."
Bill Simmons





Dallas-2010: Slam Dunk-In



nba.com'un oylama sayfasında büyük hata: İsim ve resimler ters eşleştirilmişti; DeRozan isminin üstüne Gordon'ın, Gordon isminin üstüneyse DeRozan'ın resimleri yerleştirilmişti. Bizzat kendisi "ben smaç konusunda hiç iddialı değilim" diyen Eric Gordon iki tane güzel smaçla izleyenleri şaşırtsa da özellikle son smacı çok zayıf olan DeRozan Cumartesi akşamki yarışmaya katılma hakkı kazandı.

Cumartesi akşamı en güzel smaçları yapanın DeRozan olması ise haftasonunun en garip anısıydı herhâlde.

HORSE: Durant vs Casspi vs Rondo


2010 Horse sona erdi. Kevin Durant kazanan isim. Casspi çok iyi bir akşam geçirmediğinden ötürü erken elendi. Sanıyorum seçtiği hiçbir şutta başarı sağlayamadı. Rondo ve Durant'in üçlük denemeleriyle kazanan belli oldu. Rondo, kendinden beklenmeyecek ölçüde iyi üçlük attı ama Durant topu eline alır almaz akılalmaz rahatlıkla nasıl sepetten içeri sokabiliyor, anlamıyorum.

Bir de geçen yılki ödül (plastiğimsi kartondan yapılmış at) değiştirmişler. Biraz uzun olmuş ama en azından ödüle benzemiş.

HORSE: Durant vs Mayo vs Johnson

All-Star Weekend, Phoenix 2009.







Thursday, February 11, 2010

Dallas-2010: Cumartesi

3'lük Yarışması
3'lük yarışmasında esas mesele ritim bulmaktır. Pek çok favori, ritim bulamadığı için ilk turda elenebilir. Ayrıca topu elden çabuk çıkarmak ve fazla yükseğe zıplamamak oyunculara avantaj sağlar. Ray Allen kusursuz şut tekniğine karşın 3'lük yarışmasına çok uymadığı için bugüne dek şampiyonluk kazanamadı meselâ.

Açıkçası bu yıl çok güçlü katılımcılar yok. Geçen yıl şampiyon olan Cook, biraz da Kapono'nun sürpriz kötü performansına borçlu bunu. Gallinari şu an için favorim.

Chauncey Billups: 212'de 88 (0.415)
Daequan Cook: 90'da 27 (0.300)
Stephen Curry: 182'de 78 (0.429)
Channing Frye: 272'de 119 (o.438)
Danilo Gallinari: 313'te 126 (0.403)
Paul Pierce: 165'te 77 (0.467)

-o-

Şut Yarışması
Team Atlanta: Joe Johnson, Angel McCoughtry(Dream), Steve Smith
Team Los Angeles: Pau Gasol, Marie Ferdinand-Harris(Sparks), Brent Barry
Team Sacramento: Tyreke Evans, Nicole Powell(New York Liberty, eskiden Monarchs'taydı), Chris Webber

-o-

Yetenek Yarışması
Yetenek yarışmasında en büyük engel şut. Eğer bu şutu ilk denemede atarsanız, kazanmanız işten bile değil. Bu bağlamda Nash ön plana çıkıyor ancak Rose kazanmak isteyecektir. Jennngs de kazanmak isteyecektir ama son zamanlarda şut/isabet oranı %20'lere düştü; zaten beş top var, mukadderata sığınacak sanıyorum.

Brandon Jennings
Steve Nash
Derrick Rose
Deron Williams

-o-

Smaç Şampiyonası
Takım arkadaşının sırtına basıp yahut Howard'ın omzuna tutunup smaçlar basan ve garip biçimde şampiyonluklar elde eden Robinson, bu defa ayaklarının altına yay bağlasa da Shannon Brown'a karşı şans bulamayacaktır. Gerald Wallace diğerlerinden daha yaşlı, Eric Gordon'ı saymıyorum zaten.

Nate Robinson
Gerald Wallace
Shannon Brown
DeMar DeRozan/Eric Gordon

Half Man Half Retired

Vince Carter 27'de 19 isabetle 48 sayı, 7 ribaund yapınca Howard'a da "Vinsanity is back" demek kalmış. Hele röportajın sonlarına doğru yaptığı 'half man-half retired' esprisiyle, yaklaşık yarım saat boyunca yüzüme geniş bir gülümseme kondurdu. Fakat bu üslûptaki şakalar uzun vadede kırıcı olabilir ve takımın ahengine halel getirebilir. Dwight -tıpkı Shaq' gibi- saha dışı gevezelikleriyle de gündeme gelebiliyor.

Monday, February 8, 2010

Emekli All-Star

Kaç zamandır hem Mehmet için üzülüyor, hem de Jazz ile dalga geçiyordum. Üç sezon önceki play-off maceralarında Deron Williams'ın, "bazıları tatile çıkmış bile" minvalindeki lâflarının ardından takımda derin çatlaklar oluşmuş, yerli ve yabancıların sürüklediği iki cenah sebebiyle Jazz dağılmıştı. İlerleyen aylarda başta Kirilenko olmak üzere pek çok oyuncunun performansı yarıya düşecekti.

Sezon başında sözleşmesini uzatan Memo, kendisini değerli kılan özelliklerini sahaya yansıtmamakta ısrar ediyordu. 12 sayı ve 6 ribaundla oynaması bir kenara defansif kurgunun aksayan ismi olarak öne çıkmıştı. Tabiî ribaund almak için arkadaşlarını iten, blok kovalarken pozisyon kaybeden, yani maximum kontrat uğruna Utah'ı kafasından atan Carlos Boozer tüm takımın havasına sirayet etmiyor desek, yalan.

Artık pek çokları tarafından, kontratı istenmeyen emekli all-star klasmanına dahil edilen Memo, 3 Şubat'ta Portland'a karşı 13'te 10 isabetle 28 sayı ve 8 ribaund yaptı. Aynı maçta Kirilenko da 9'da 8 isabetle 22 sayı, 8 asist, 6 ribaund yaptı. Jazz play-off'larda ikinci tur görmek niyetindeyse, her ikisine de ihtiyacı var.

Saturday, February 6, 2010

2011'e all-star

Josh Smith'in all-star'a seçilmemesi tek kelimeyle skandal. Her oyuncuyu değerli kılan özellikler mevcut; bu özellikleri kullanmak yerine başka işlerle meşgul olan pek çok basketbolcuyu hüzünle anıyoruz. Smith bu sezon, kariyeri boyunca ilk kez yeteneklerini takım için kullanmaya, galibiyetlerin keyfiyle egosunu tatmin etmeye başladı. All-Star'a seçilmek bir ödül ve -tıpkı Randolph gibi- basketbolun en eğlenceli buluşmasında yetenekleriyle yıldız mertebesine ulaşanlar boy göstermeliler.


Josh Smith 'NBA tarihinde 1000 blok barajını en genç yaşta (24 yıl 59 gün) aşan oyuncu' oldu geçenlerde. Seneye onu başka bir ünvanla anacağız: all-star.

HORSE: Jordan vs Bird

Jordan ve Bird McDonald's için EŞŞEK oynuyorlar.
                                     
                                     

Panyalı Kendine Alley-Oop'lar All-Star Tarihçesi

ALL-STAR 2002


All-Star 2004


All-Star 2005


All-Star 2009


Not: T-Mac'in 2005'te turnike ile bitirdiği alley-oop videosuna rastlayınca ekleyeceğim.

Where Questionable Haircuts Happen