Thursday, May 10, 2012

Knicks Elendi

Playoff'lar başlamadan önce Carmelo çılgın atıyor, her akşam 30+ sayılara ulaşıyordu. Herkes merak içindeydi; Carmelo Miami'ye karşı koyabilir mi? Lin'den sonra Shumpert'ın sakatlanması serinin kaderini değiştirecek, Knicks'i süpürülmeme mücadelesine itecekti. Playoff'larda büyük skorerlerden (Yani Carmelo gibi ligin en iyi 3 skorerinden biriyseniz) beklenen belli: takımın ne kadar kötü olursa olsun bir maçta 40+ at ve süpürülmeyi reddet. Geçen sene Boston serisinin 3. maçında olağanüstü oynamış ama ucu ucuna galibiyeti kaçırmıştı. Bu defa kendinden beklenen asgari başarıya ulaşmanın rahatlığını yaşıyor. Üst üste en fazla playoff maçı kaybeden (13) takım için galibiyetin anlamı büyük. Tabii Carmelo uzun yıllar süren uğraşları sonucu öyle bir istatistiğe imza atmış ki, insanlık olarak taşak geçmek zorunda kalıyoruz: 50+ playoff maçı oynayan basketbolcular arasında en kötü galibiyet/mağlubiyet yüzdesine sahip oyuncu (son 25 sene). Kritik anlarda ön plana çıkmakla övünen biri için olabilecek en boktan haber olsa gerek.
Knicks'in savunmasıyla maçları kazandığı malum. Tyson Chandler grip olduğu için ilk iki maçta iyi performans gösterememişti. Kabul. Fakat seri boyunca DPOY ünvanına yakışacak şekilde oynamadığı da aşikar. Zaten çemberi savunacak diğer isim Amar'e olunca... HAHAHAHA... Neyse siktir edin.

Shumpert'ın ön çapraz bağlarından sakatlaması büyük talihsizlik. Baron Davis'in sakatlık görüntüleri kusmak isteyenler için birebir. Fakat en çok konuşulan sakatlık Amar'e'den, yangın söndürücüleri yok etmeye and içmiş bir adamdan geldi. Gazeteler Amar'e'yi aptal ilan edecek, Knicks taraftarları nefretle dolacak, internet geyikleri zirve yapacaktı. Seneye ne olacağı meçhul. Yavaş tempo ve izolasyonlarla etkili olan Carmelo, run&gun'ın çocuğu Amar'e ile beraber oynamakta güçlük çekiyor. Fakat takas seçeneği pek mümkün değil; 3 sene için 60 milyon $'lık kontratla kimse Stoudemire'ı almaz gibi görünüyor.

                         
Office Space,  Amar'e ve Yangın Söndürücü


Hem Carmelo'nun, hem de Novak&JR önderliğinde 3'lük yağmurunun (çiseleyemediler bile) birer maç kazandıracağını düşünmüştüm. Miami centilmence süpürmeyi tercih etti. Artık Knicks cephesinde gözler yaz aylarına çevrildi; takas senaryoları, Lin haberleri, koç dedikoduları... Mesela şimdiden Phil Jackson'ın peşinde oldukları, senelik 15 milyon $'ı aşan[1] bir kontrat önerecekleri konuşuluyor. Şu sıralar emekliliğin tadını çıkaran Phil Jackson Vişnu ne verdiyse (salvia, peyote, adaçayı...) takılıp meditasyon yapıyor muhtemelen: "çoluk çocuğun egosunu törpülemekten imanım gevredi amk." Geri gelebilecek motivasyonu bulabilir mi? En son gördüğümüzde Dallas'a süpürülmemek için çaba harcayacak mecali kalmamıştı. 11 şampiyonluktan sonra, hâlâ çılgınca Knicks'i şampiyon yapmak istese[2] bile fiziksel durumu müsaade etmeyebilir.
______________________
[1]Gregg Popoviç 6 milyon $ ile zirvede şu an.

[2]Eski New York Knick oduğunu, Knicks'le şampiyonluk yaşadığını zaten herkes biliyor. Üstelik 12 sayısı da spritüalist muhabbetlerde epey yer tutar. Koç olarak 12. şampiyonluğunu Knicks'te yaşamak mega abartılı (Ne su kaçırması, ne hortumu; eşşeğe kanalizasyon borusu bağlamak gibi bir fenomen) bir başarı olur.

No comments: